Vücutta Uyuşma ve Karıncalanma Nasıl Geçer? Bilimin Işığında Anlaşılır Bir Rehber Hiç uzun süre bacak bacak üstüne attıktan sonra ayağa kalktığınızda bacağınızın “karıncalandığını” hissettiniz mi? Ya da sabah uyandığınızda elinizin uyuştuğunu fark ettiniz mi? Aslında bu hissi hepimiz yaşıyoruz ve çoğu zaman birkaç dakika içinde geçiyor. Ancak bazen bu durum daha uzun sürer, hatta günlük yaşamı etkileyebilir. Peki bu garip hislerin sebebi tam olarak nedir ve en önemlisi, nasıl geçer? Gelin bu konuyu bilimsel merakla ama herkesin anlayacağı bir dille birlikte keşfedelim. — Uyuşma ve Karıncalanma Nedir? Sinirlerin Sessiz Sinyalleri Vücuttaki uyuşma ve karıncalanma hissi, tıpta parestezi olarak adlandırılır. Bu…
Yorum BırakŞık Fikirler Blogu Yazılar
Kurtboğan Çiçeği: Geleceğin Şifası mı, Stratejik Gücü mü? İtiraf edeyim, “kurtboğan çiçeği” denildiğinde aklıma ilk gelen şey ne güzelliği ne de zarafeti oldu… Aklıma, doğanın içinde gizlenmiş bir potansiyelin insanlıkla buluştuğunda nasıl devrimlere yol açabileceği geldi. Belki de bu satırları yazarken sizinle birlikte bir beyin fırtınasına çıkma isteğim tam da bu yüzden: Çünkü bu sıradışı bitkinin gelecekte neye dönüşeceğini birlikte hayal etmek istiyorum. Kimi erkek okurlarımın gözünde kurtboğan; stratejik kullanım alanlarıyla, farmasötik endüstriye entegre edilecek güçlü bir koz gibi görünebilir. Kadın okuyucularım ise muhtemelen bu çiçeğin toplum sağlığına, psikolojik iyileşmeye ya da ekosistem dengesine nasıl dokunabileceğini daha fazla önemseyecektir. Ve…
4 YorumBembeyaz Bitişik mi? Öğrenmenin Derinliği Üzerine Pedagojik Bir Yolculuk Eğitim yalnızca bilgi aktarmak değil, düşünme biçimlerini dönüştürmektir. Bir öğretmen olarak her gün gördüğüm şey şu: öğrenciler, öğrenme sürecinde sadece “cevabı” değil, o cevaba giden düşünce yolunu da öğrenirler. İşte dil, bu sürecin en görünür laboratuvarıdır. Türkçede sık sık karşımıza çıkan bir soru vardır — “Bembeyaz bitişik mi?” Bu basit gibi görünen dilbilgisel soru, aslında öğrenmenin doğası, kalıpların işlevi ve anlam üretiminin pedagojik yapısı hakkında bize çok şey söyler. Bembeyaz: Dilin Öğrenme Yolculuğunda Bir Durak “Bembeyaz” kelimesi, Türkçedeki pekiştirme ön eklerinden biri olan “bem-” ögesiyle yapılmış bir sıfattır. “Beyaz” kelimesine eklendiğinde…
8 YorumAra Haber Bülteni Kaç Dakika? Psikolojik Bir Mercekten Bakış Bir psikolog olarak insan davranışlarını, düşünce süreçlerini ve duygusal yanıtları çözümlemeye her zaman merak duymuşumdur. İnsan beyninin, dünya ile etkileşime girdiği her anı nasıl işlediğini anlamak, bazen çok karmaşık bir bulmaca gibi hissettirebilir. Özellikle modern dünyada, hızla yayılan bilgi akışının etkilerini gözlemlemek, insanları nasıl şekillendirdiğini anlamak çok önemli. Peki, medya dünyasında sıklıkla karşılaştığımız ara haber bültenlerinin süresi, gerçekten psikolojik bir etkisi var mı? Bu yazıda, bu soruyu psikolojik bir bakış açısıyla ele alacak, bilişsel, duygusal ve sosyal psikoloji boyutlarından inceleyeceğiz. Ara Haber Bülteni ve Psikolojik Zihinsel Yük Ara haber bültenleri, genellikle…
8 YorumKanser Fark Edilmezse Ne Olur? Geleceğe Dair Zihin Açan Bir Yolculuk Bazen bir sorunun peşine düşmek, bizi tahmin edemeyeceğimiz kadar derin düşüncelere sürükler. “Kanser fark edilmezse ne olur?” sorusu da tam olarak böyle… Bu yazıyı, gelecekte bu konunun bizleri nasıl etkileyebileceğini merak eden, sizin gibi düşünen insanlarla birlikte beyin fırtınası yapmak için kaleme alıyorum. Çünkü belki de bu sorunun cevabı, yalnızca tıbbın değil; toplumun, ekonominin, psikolojinin ve insanlık tarihinin de yönünü değiştirecek kadar güçlü olabilir. Görünmeyen Tehdit: Fark Edilmeyen Kanserin Sessiz Yürüyüşü Kanser, erken teşhis edildiğinde tedavi edilebilir bir hastalıktır. Ancak fark edilmediğinde, vücutta sessizce yayılır; organları ele geçirir, sistemleri…
Yorum BırakSnapchat ❤ Ne Demek? — Dijital Çağda Sevginin Felsefesi Bir filozof için “kalp” yalnızca bir sembol değildir; varlığın, duygunun ve anlamın kesiştiği noktadır. Ancak bugün o kalp, artık parşömenlerde değil; ekranlarımızda, bildirim köşelerinde, dijital sohbetlerin ucunda parlıyor. Snapchat ❤ işareti, yüzeyde sadece “çok yakın arkadaşlık” anlamına gelir — uygulamada iki kişinin birbirine en fazla snap gönderdiği, karşılıklı en yoğun iletişimi sürdürdüğü bağın simgesidir. Ama felsefi olarak sorarsak: Bu kırmızı kalp, gerçekten sevgiyi mi temsil ediyor, yoksa algoritmaların ölçtüğü bir etkileşim oranı mı? Epistemoloji: Bilginin Dijitalleşmesi ve “Sevgi”nin Ölçümü Epistemoloji yani bilginin doğasını sorgulayan felsefe dalı, Snapchat kalbini ilginç bir problem…
Yorum BırakToplumun Hareket Halindeki Aynası: Mobil Göç Üzerine Sosyolojik Bir Yolculuk Toplumları anlamak, yalnızca onların tarihine değil, hareketine de bakmayı gerektirir. Bir sosyolog olarak, insanların yer değiştirmesinin yalnızca fiziksel değil, aynı zamanda kültürel ve duygusal bir süreç olduğunu gözlemledim. Göç, tıpkı bir nehrin akışı gibi, hem bireyleri hem toplumları şekillendirir. Fakat günümüzde bu akışın biçimi değişiyor — artık sadece köyden kente giden bedenler değil, aynı zamanda mekânlar arasında gidip gelen kimlikler, değerler ve ilişkiler var. İşte bu yeni toplumsal olguya mobil göç diyoruz. Mobil Göç Ne Demek? Mobil göç, klasik göç tanımının ötesine geçen, bireylerin sürekli yer değiştirdiği, geçici ve dinamik…
Yorum BırakMemura Giyim Yardımı: Toplumsal Düzen, Güç İlişkileri ve Vatandaşlık Perspektifi Güç ilişkileri ve toplumsal düzen, her bireyin günlük yaşantısında derin izler bırakırken, devletin bu ilişkileri şekillendirmede oynadığı rol kritik bir öneme sahiptir. Bir siyaset bilimci olarak, toplumsal yapının nasıl şekillendiğini, devletin iktidarını nasıl kullandığını ve ideolojilerin bireylerin yaşamına nasıl nüfuz ettiğini sorgulamak, siyasal analiz için vazgeçilmez bir noktadır. Devletin vatandaşlarına sağladığı ekonomik yardımlar, toplumsal yapıların ve iktidar ilişkilerinin yansımasıdır. Ancak giyim yardımı gibi bir konu, sadece ekonomik bir yardım olmanın ötesinde, toplumsal cinsiyet ve sınıf ilişkilerini de barındıran derinlikli bir anlam taşır. Peki, devlet memurlarına yönelik giyim yardımları, iktidar ve…
Yorum BırakKambur Düzelir mi? Her şey bir sabah aynaya bakarken başladı. Mehmet, yıllardır farkında bile olmadan sırtındaki o hafif eğriliğin artık daha belirgin olduğunu gördü. Aynadaki yansımasında sadece kamburlaşan bedenini değil, biriken yılların, ertelenen kararların ve bastırılmış duyguların izlerini de görüyordu. Bu hikâye sadece Mehmet’in değil, hepimizin hikâyesi… Çünkü kambur, çoğu zaman yalnızca bedenin değil, ruhun da eğildiğinin bir göstergesidir. Görünmeyen Yüklerin Bedende Bıraktığı İz Mehmet ellili yaşlarında, stratejik düşünen, çözüm odaklı bir adamdı. Hayatının çoğunu işinde başarılı olmaya adamıştı. Planlar yapar, analiz eder, sorunları sistematik biçimde çözmeye çalışırdı. Ancak bir şeyi hep ihmal etti: kendisini. Yıllarca bilgisayar başında saatlerce çalışmak,…
Yorum Bırakİslam’da Kamil Ne Demek? Farklı Yaklaşımlar Üzerine Derin Bir Yolculuk Kimi zaman bir kelime, içinde koca bir dünya taşır. “Kamil” kelimesi de onlardan biri. Hem dini, hem felsefi, hem de insani bir boyutu var. Bugün sizlerle birlikte “İslam’da kamil ne demek?” sorusuna sadece yüzeysel değil, farklı bakış açılarıyla yaklaşmak istiyorum. Çünkü bu kelime, sadece bir sıfat değil; bir yolculuğun adı. Siz ne dersiniz, “kamil insan” olmak sizce mümkün mü? İslam’da “Kamil” Kavramının Kökeni “Kamil” kelimesi Arapça kökenli olup, “tam”, “olgun”, “eksiksiz” anlamına gelir. İslam düşüncesinde “insan-ı kamil” yani “kamil insan”, yaratılış gayesine ulaşmış, nefsini terbiye etmiş, Allah’a yakınlıkta zirveye erişmiş…
6 Yorum